MEDYAPOST - Türkiye'nin En Derin Haber ve Bilgi Sitesi

orgutlerimiz



TİT ( Türk İntikam Tugayı )


Türk İntikam Tugayı
(TİT), 1970'li yıllarda Kıbrıs'ta Enosis yanlısı Türk ve Rumlara, ve 12 Eylül Darbesi'ne kadar geçen süreçte Türkiye'de solcu olarak bilinen kişi ve gruplara karşı suikast ve çoğunluğu ölümle sonuçlanan saldırı faaliyetleri düzenlemiş, TİT olarak üstlendikleri eylemler haricinde, bünyesindeki isimler ve lider kadrosu hiçbir zaman açığa çıkmamış, yasadışı bir aşırı milliyetçi örgüttür.

12 Eylül Darbesi'nin ardından bir anda ortadan kaybolan ve uzunca bir süre duyulmayan örgütün adı, 90'lı yılların ortalarından itibaren kimi eylemlerin sonucunda kullanılmış, fakat sonradan bu ismi kullanan grupların birbirleriyle bir alakalarının olmadığı ortaya çıkmıştır. Bu yönüyle, günümüzde varlıklarını sürdürmedikleri, fakat kimi küçük aşırı-milliyetçi grupların TİT'in mirasçılığına soyundukları söylenebilir.

Örgüt tarafından düzenlendiği iddia edilen eylemler

Suikast girişimleri

KKTC'li gazeteci yazar Kutlu Adalı'nın 7 Temmuz 1996'da evinin önünde öldürülmesinin ardından basında cinayeti Türk İntikam Tugayı'nın üstlendiğine dair haberler yer aldı.

12 Mayıs 1998'da, dönemin İnsan Hakları Derneği başkanı Akın Birdal'a suikast girişiminde bulunan Demir Demirok ve Selçuk Gürz'ün azmettiricisi olan Semih Tufan Gülaltay hakkında mahkeme kayıtlarında Türk İntikam Tugayı üyesi olduğu iddiası yer aldı. 17 Mayıs 2006'da, Danıştay İkinci Dairesi'ne silahlı saldırı düzenleyen Alparslan Arslan ile birlikte adı geçen Saim Özmen'in, Semih Tufan Gülaltay ile bağlantı içinde olduğu iddia ediliyor.

2005 yılında İnsan Hakları Derneği İstanbul şubesi başkanı avukat Eren Keskin, Marmara bölge temsilcisi Doğan Genç, İstanbul şubesi yönetim kurulu üyesi Şaban Dayanan ve derneğin genel başkan yardımcısı Kiraz Biçiçi'nin ev ve iş yeri adreslerine gönderilen Türk İntikam Tugayı imzalı mektupta şu sözler yer aldı:

Bu mektupla siz şerefsizleri, ABD ve Avrupa ajanlarını son kez uyarıyoruz. Türk milliyetçileri zamanı geldiğinde nasıl hareket etmesi gerektiğini bilir. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Aklınızı başınıza almadığınız takdirde sizin de sonunuz Akın Birdal'ın başına gelen gibi olur. Ama siz onun kadar şanslı olacak mısınız, onu bilmiyoruz. Tanrı Türk'ü Korusun.
 

Kıbrıs'ta kayıp Türk ve Rumları aramak üzere 1981 yılından bu yana faaliyet gösteren Kayıp Şahıslar Komitesi'nin Türk üyesi Gülden Pülümer Küçük, altında örgütün imzası bulunan bir tehdit mektupu aldığını açıkladı.

Hrant Dink'in öldürülmesinin ardından Agos gazetesine Türk İntikam Tugayı tarafından gönderildiği öne sürülen 20 Ocak 2007 tarihli e-postada, "Ayağınızı denk almazsanız bir dahaki sefere Agos binasını havaya uçuracak kadar patlayıcı madde elimizde var" şeklinde tehditte bulunulduğu açıklandı. Bir sonraki tehdit mektubunun İstanbul Emniyet Müdürlüğü mail adresine atıldığı ve ölüm listesinde bulunan kişilerin sanatçı Ferhat Tunç, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ve Hakkari Belediye Başkanı Metin Tekçe olduğu açıklandı.


30 Mayıs 2008'de, örgüt imzası taşıyan bir elektronik postada, Agos ve Radikal İki yazarı Baskın Oran'ın Hrant Dink'ten sonra yeni hedef olduğu açıklandı.


30 Eylül 2009'da, örgüt dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ hakkında suç duyurusunda bulunan Baskın Oran, Oya Baydar, Mithat Sancar, Aydın Engin, Sezgin Tanrıkulu, Ahmet İnsel'e elektronik posta göndererek onları ölümle tehdit etmiştir. TİT tarafından suç duyurusunda bulunan aydınlara gönderilen elektronik postada "Sayın İlker Başbuğ paşamızın Mardin'in Nusaybin İlçesinde Sınırtepe karakolunda yaptığı açıklamaları gerekçe göstererek, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni yıpratma girişimleriniz sonuçsuz kalacaktır… Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) yapılan her saldırı karşılığını bulacaktır." denmiş; 27 kişinin suç duyurusunda bulunan aydınların imhası için harekete geçtikleri iddia edilmişir.

Fidye istekleri

Kendilerini Türk İntikam Tugayı üyeleri olarak tanıtıp, "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım imzalı mektuplarla fidye isteyen Ahmet Mert Kuştekin, Metin Kuştekin, Murat Galata ve Alp Babacan adlı dört kişi, 2005 yılında 8'er yıl 4'er ay ağır hapis cezasına çarptırıldılar. Sanıklar olayda Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'dan 1 milyon dolar, öldürülen tefeci Nesim Malki'nin eşi Meri Malki'den de 600 bin dolar istemişlerdi.

Diyarbakır Bombalamasındaki Şaşırtmaca

12 Eylül 2006 tarihinde, Diyarbakır Koşuyolu Parkı'nın ihata duvarı dibine 12 litrelik su termosu içine yerleştirilen A-4 tipi bombanın telsiz düzeneğiyle patlatılması sonucu 7'si çocuk 10 kişi öldü, 16 kişi de yaralandı. Patlamanın ardından Türk İntikam Tugayı'na ait bir İnternet sitesinde bombanın fotoğrafları ortaya çıktığı iddia edildi.

Emniyet Genel Müdürlüğü yapılan araştırmalar neticesinde, kullanılan bomba düzeneğinin PKK tarafından daha önce Diyarbakır'da dört ayrı eylemde kullanıldığını tespit etti. Ancak internetteki bir site aracılığı ile eylemi üslenen grubun Türk İntikam Tugayı olması kafalı karıştırdı ve araştırmalar bu yönde derinleştirildi. Yapılan araştırmaların sonucunda eylemin failleri yakalanarak adalet karşısına çıkarıldı.Ancak genede aksi açıklanmadı.mynet, 21 Nisan 2009 URL erişim tarihi 21 Nisan 2009

Ele geçirilen örgüt üyeleri

Kendisini TİT üyesi olarak tanıtan ve "Veli Küçük paşanın emriyle hareket ediyorum" dediği polis tarafından saptanan Vatan Bölükbaşı adlı bir kişi, Ergenekon örgütüne yönelik operasyonlarda tutuklandı.

TİT 'in Reisi Ve Başkanı



 

Semih Tufan Gülaltay (d. 6 Ağustos 1968, Kars) Pkk'lı ve DTP'li Milletvekili Akın Birdal suikastı'nın azmettiricisi, TİT üyesi.

İnsan Hakları Derneği eski Genel Başkanı ve şuan ki DTP'li Milletvekili Akın Birdal'a yapılan suikastın planlayıcısı ve azmettiricisi olmak suçlamasıyla 2 Haziran 1998'de yakalandı. Birdal'a silahlı saldırıda bulunulmasıyla ilgili olarak 'suç işlemek için Türk İntikam Tugayı (TİT) isimli silahlı örgütü oluşturduğu, siyasi amaçla Birdal'ı öldürmeye tam teşebbüste bulunduğu ve bu suça iştirak ettiği gerekçesiyle 19 yıl hapse mahkûm edidi.Ancak şartlı salıvermeden faydalanarak ve 4.5 yıl sonra tahliye edildi. Ulusal Birlik Partisi’ni kurdu.

Gülaltay’ın Birdal suikastından sonra, Ergenekon zanlılarından emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin’in devre arkadaşı olan emekli Binbaşı Namık Zihni Ozansoy’un evinde saklandığı ve Tekin’in Gülaltay’ı cezaevinde ziyaret ettiği biliniyor. Gülaltay’ın Ulusal Birlik Partisi adına düzenlediği bir toplantıya eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hurşit Tolon da katılmıştır.

22 Ocak 2008'de Ergenekon soruşturmasının 4. dalga operasyonunda gözaltına alınmıştır. Davada silahlı terör örgütüne üye olmak suçuyla yargılanıyor.

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol